Sipariş ve Sorularınız İçin Mail: kurdelelikedi@gmail.com

Nikah yada Bebek için Kuş Evi İthal Şeker Kutusu Nikah, Nişan, Bebek için Kalpli Şeker Kutusu Erkek Bebek Şekeri Kutuları Kız Bebek Şekeri Kutuları Erkek Bebek Şekeri Ahşap Çerçeve Kutu Sandık Şeklinde Nikah Şekeri yada Kına Kutusu Ahşap Nikah Şekeri Kutuları

15 Ekim 2014 Çarşamba

İki Kardeş Arasındaki 7 Farkı Bulunuz :)


Selamlar,

Birkaç fotoğrafla bizim ufaklıkları karşılaştırmak istedim. Mustafa Kerem'i abisinin bebeklik kıyafetleriyle çekmişken arşivden Emirhan'ın benzer fotolarını buldum.



Bizim ailedekiler "Aynı Emirhan bu" diyorlar. Oysa doğumhanede Kerem doğar doğmaz yanıma getirdiklerinde abisine benzemediğini düşünmüştüm. Gözleri ilk günlerde oldukça maviydi, Emirhan ise koyu renkli doğmuştu. En bariz fark göz rengi, kaş ve burun yapısı. Ama o da bu fotoğraflarda çok anlaşılmıyor. Gözleri de yavaş yavaş ela gibi oldu, bakalım zamanla daha da koyulaşacak mı.
Doğumhanede, her ikisi de dogdugunda doktorun ilk söyledigi şey "aaa kabak bu" olmuştu :) İkisinin de kafasındaki saçlar tüy gibiydi ve çok azdı.
Fotolara bakınca oldukça benzer bebekliklere sahip olacak gibiler, bakalım büyüdükçe nasıl olacaklar :)


Vee kardeşlerin şimdiki halleri :) Araları 2 yaş 7 ay 9 gün..

Anılarım tazeyken doğum hikayemizi de yazmak istiyorum ama bakalım, hayli uzun bir yazı olur sanırım, toparlayabilirsem yazacağım.

Sevgiyle kalın..



11 Ekim 2014 Cumartesi

Ailemize Bir Minik Pisi Daha Katıldı :)

Selamlar,

Bir süredir buralarda yoktuk, bebeğimiz 26 Eylül'de doğdu ve 15 günlük oldu bile :) İki çocuklu hayata geçiş yapınca günlük koşuşturmacamız da arttı haliyle ve ancak yazmaya vakit bulabildim.


Oğlumun ismine son ana kadar karar verememiştik, öyle ki eşim nüfusa gidene kadar biz hala o mu olsun yoksa bu mu diye alternatifler arasında gidip geliyorduk. Emirhan da hiç böyle olmamıştık, aylar öncesinden belirlemiştik ismini.

Emirhan'a, kardeşin adı ne olsun dediğimizde onun cevabı da aylar öncesinden hazırdı. "Üzüm" :)
O üzüm dedikçe biz güldük ama çocuk netti en azından, bir isim belirlemişti. Çizgifilmlerde nane, limon,zeytin diye isim oluyordu da kardeşin adı niye üzüm olmayaydı :)

"Kerem" ismini Emirhan'a hamileyken de düşünmüştüm. Hem manasını hem de söylenişini sevdiğim bir isimdi. Yanına Peygamber Efendimizin isimlerinden birisini koymak istedik ve Mustafa da son anda içimize sinen isim oldu. İkisi uzun olacağından Kerem derim diyordum ama Mustafa'ya da dilim pek alıştı :) Güzel isim koymak anne-baba için büyük sorumluluk, umarım büyüdügünde o da sever ismini. Ama siz siz olun, hamileyseniz çocuğunuzun ismini doğmadan belirleyin, lohusa halinizle benim gibi bir de isim stresine girmeyin :)

En merak ettiğimiz şeylerden birisi Emirhan'ın kardeşiyle ilgili tepkisinin ne olacağıydı. Şimdilik çok iyi, çok seviyor.. "canım kardeşim ağlama, nee nee nee" deyip beşiğini sallıyor, kafasından nazikce sevip öpüyor, "anne Kerem acıkmış emmek istiyor" deyip bana haber veriyor.  Yine de aynı odada yalnız bırakmamaya çalışıyoruz..

Kardeşiyle ilişkisinin dışında, dediğim dedik bir Emirhan var karşımızda bu aralar (isminden mi kaynaklıdır bilemiyoruz :) Bazen öyle anlayışlı ve yumuşak huylu, her dediğime "tabi annecim, tamam annecim" diyen bir Emirhan varken, 5 dakika içinde olmayacak isteklerde bulunan hırçın bir çocuk olabiliyor. 2,5 yaşında hırçınlık ve benmerkezcilik üst seviyede oluyor diye okumuştum, simdi yaşayarak görüyoruz. Kardeşi de olunca kıskanmasın diye Emirhan'a daha özenli davranmaya çalışıyoruz. Umarım onlar büyüdükçe ikisi arasında eşitliği sağlayabiliriz.

Şimdilik bizden bu kadar..
Minik pisilerimin maceralarıyla ilerleyen günlerde yine buralarda olmak ümidiyle :)

Sevgiler..

18 Eylül 2014 Perşembe

2014 İthal Bebek Şekeri Kutuları


Selamlar,

38. Haftaya girdiğim şu günlerde, artık bebişi merakla bekliyoruz.
Son aldığım ithal kutular elime geçeli çok oldu ama ancak paylaşabiliyorum. Hatta oğlumun doğumu için kullanırım belki bir kısmını diye düşünmüştüm ama hediyelik sabun yaptığım için bu şirin kutulardan zor da olsa vazgeçiyorum :)



Safari hayvanlarından oluşan bu kutular doğum yada doğum günü kutlamaları için oldukça hoş. 150 adet mevcut ve devamı yok. Boyutları 5,5 x 5,5 cm. dir.






Aşağıdaki "my little man" yazılı kutulardan ise 120 adet mevcut,
Resimdeki gibi bıyık ve papyon temalıdır.


Aşağıdaki kız ve erkek bebek için olan kutulardan daha önce de satmıştım ve çok soran oluyordu. 50 adet mavi tulumlu, 50 adet de kırmızı elbiseli kutudan mevcut.

 






Kuş evi kutudan ise 60 adet kaldı elimde.




Fiyat bilgisi ve sorularınız için mail atabilirsiniz. 

kurdelelikedi@gmail.com

Sevgiler :)



15 Temmuz 2014 Salı

Sabun Yapımı - 2 (Bebek Sabunu)

Selamlar,

Bloga pek uğrayamıyorum bu aralar, ama bir sorun neden uğrayamıyorum :)
Hamilelikte 7. ayın içindeyim, Emirhan beni biraz yorsa da bebekle ilgili herşey yolunda çok şükür.. 

Vakit daralmaya başlamışken, bu sefer doğacak oğlum için hediyelik sabun yapmaya karar verdim.
İlk sabun yapma maceram oldukça okunmuş, soru ve yorumlar almıştım, bakınız burada. Orada hazır sabun eritmekle boşuna uğraşmışım gerçekten, istediğim sonuçları alamamıştım. Hazır eriyebilir sabun bazı almam doğrultusunda gelen yorumları dinleyip nihayetinde malzemeleri edindim.

Sabun bazı oldukça kolay kesilen bir malzeme, bıçakla kesip 2 kalıplık kadar mikrodalgada eritip, sonrasında renklendirici ve esans katarak kalıplara döktüm. Tabi bazı püf noktalarını zamanla öğrendim, kaç derecede ve kaç dakikada eridiğini deneyerek tecrübe ettim. Üzerinde kalan baloncuklar için ise kolonya sıkırak pürüzlü görüntüyü giderdim. Kalıp büyüklüğüne göre 25-35 dakika arası bir zamanda soğudular.

Ve ortaya çıkan sabunları sizinle paylaşmak istiyorum. Biraz maliyetli, tek tek yapmak uğraştırıcı ama zevkli bir iş olduğu kesin :)


Çoğunlukla yaprağa sarılı bebek ve anne-yavru yunus çalıştım.




Boyutlarını görmeniz açısından eldeki halleri..


Yunusları yaparken önce yunusları açık mavi yapıp soğuduktan sonra deniz kısmını daha koyu mavi ile hazırladım. 


Pembe yunusu da neon boya ile denedim. Gerçekten çok canlı bir pembe çıktı ortaya..



Bunlar da elimdeki diğer kalıplardan yaptığım örnekler.


Paketleme olarak önce tek tek streçliyorum kokusunu ve yapısını muhafaza etsin diye.
Sonrasında tüle sararak ve çiçekle süsleyerek, isim etiketi ile beraber hoş bir görüntü olacak diye düşünüyorum. Bunlar deneme amaçlı yapıldı, daha süsleme malzemelerim elime ulaşmadı. Asetat kutulara da konulabilir tabi ama ben tülü seçtim. Tülde olunca streçi çıkartılıp banyoda yada dolapta koku ve görsel amaçlı kullanılabilir diye düşündüm.

Birkaç farklı kalıp daha alıp çeşitlendirdikçe sizlerle yine paylaşacağım..
Yeni bebekle nasıl olur, ne kadar vaktim olur bilmiyorum ama bunlardan sipariş olarak da çalışmak isterim :)

Siz hangi modeli beğendiniz en çok? :)

Sevgiler..




18 Haziran 2014 Çarşamba

Bebek Body Boyama - Süsleme

Selamlar,

Önceki yazımda bahsettiğim, Fatma Begüm'ün hediye bodysi ile tekrar buradayım.
Kişiye özel şeyleri kim sevmez ki.. Arkadaşımın da hoşlanacağını düşünerek böyle birşey yapmak istemiştim.


Kumaş boyalarını Tchibo'dan almıştım.



İsmin altına 3 tane kalp yapıp Zehra'nın ve eşinin başharflerini yazdım. 

Fatma Begüm şimdi 1 yaşında ve annesi bu bodyi 15-20 kere yıkanmasına rağmen yeni yeni biraz dökülmeye başladığını söyleyince çok sevindim. Boya o kadar dayanır mı hiç bilemiyordum ama dayanıklı çıktı :)

Ben de hamilelikte 6.ayı bitirmek üzereyim, doğacak oğlum için hediyelik sabun yapmaya başladım.. Zaten bebek için uygun birkaç kalıbım vardı, hazır sabunla deneme maceram şu yazımda yazdığım gibi hüsranla sonuçlanmıştı :) Gelen yorumlar ise vazgeçmemem ve sabun malzemelerini alıp tekrar denemem yönündeydi, ben de öyle yaptım.. Renk renk, şekil şekil sabun üretmenin keyfine vardım.. Sonraki yazılarım da yaptıkca yayınlarım inşallah.. 

Sevgiler..

30 Mayıs 2014 Cuma

"İncili Kız" Keçe Pano

Selamlar,

Bu panoyu bitireli 1-2 ay oluyor fakat buraya koymayıp sahibine vermek için beklemiştim. Nihayet hediyemi verdiğime göre artık paylaşabilirim :)
Sevgili arkadaşım Zehra'nın tatlı kızı Fatma Begüm için hazırlamıştım ve bu ay doğum gününde vermek kısmet oldu.


Panonun adına "İncili Kız" dedim, çünkü elbise ve saçlarında inci detaylar kullandım.


Bir elinde dondurma, bir elinde balonlar, çiçeklerin içinde neşeli bir gün geçiriyordur umarım :)



Sipariş ve bilgi için kurdelelikedi@gmail.com adresine mail atabilirsiniz.

Daha önce yaptığım Mickey Fareli Panoya buradan, Balonlu uçan ev panosuna ise buradan bakabilirsiniz.

Sonraki yazımda, yine Fatma Begüm'ün doğumunda boyadığım fakat paylaşmayı atladığım bir body vardı, onu koymak istiyorum..

Sevgiyle Kalın :)

12 Mayıs 2014 Pazartesi

Jandarma - Jandarcam Sendromu :)

Herkese selamlar,

Bir yandan hamilelikte yolu yarılarken, diğer yandan Emirhan'la maceralarımız devam ediyor :) Hep bir şirinlikler, bilmiş bilmiş konuşmalar ve de 2 yaşın olmazsa olmazı itiraz ve inatçılıklar :)

Bir arkadaşımız, geçen sene kızının 2 yaş sendromunu anlatırken verdiği örneğin çok benzerini yaşıyoruz. "Jandarma" desek jandarcam diye itiraz ediyor demişti.. o zaman gülüp geçmiştik.. Bu aralar biz de Emirhan'a ne desek tersini söylüyor, olumsuzluk eki getiriyor. 
Yeter dediğimizde "yetermiyo" gibi bir kelimeyle karşılaşabiliyoruz mesela, yap-yapmıyo gibi :) Yaramazlık yaparken mahsus "tamam izin verdik yap" desek, "izin verme, yapmıyom" diyor :)


Ama birazcık üzüldüğümüzü farketse "üsülme annecim, cici annecim, ösür dilerim" deyip sarılıp öpüyor ki hepsini unutturuyor. Kitaplardaki karakterlere, akvaryumdaki balıklara, herşeye sarılıp cici diye sevmeye çalıyor, çok masum ve sevgi dolu oluyorlar bu yaşlarda.. Bazı şeyleri ne ara ögrenmiş, nasıl öğrenmiş anlamıyorsunuz bile, olaylar arası kurduğu ilişkilere hayret ediyoruz. Onun büyümesini keyifle seyrediyoruz :)

Tablette bu aralar en çok Angry birds ve Temple run'a takmış durumda.. Anne kuş oynayalım, anne adamı koşturalım, adamı düşürme anne, canavar geliyor kaç annesi, paraları topla gibi komutlarla bize oynatıyor genelde :) Tabiki zaman kısıtlaması yapmaya ve çok fazla bakmamasına dikkat ediyoruz.. O elimizde bilgisayar, tablet görmesin diye biz de pek elimize alıp bakmıyoruz ve dolayısıyla blog yazılarım da böyle aralıklı ve geç geliyor :)

Aktivite-oyun olarak ekstra birşeyler hazırlayamıyorum çoğu zaman, oyuncaklarıyla oyun kuruyoruz bazen, minik arabalarını garaja park etmeyi çok sevdiği için oyuncaklardan garajlar yapıyoruz, hamur oynuyoruz, parka gitmek, çadırında ve ilk arabasıyla oynamak, sevdiği kitapları okumak, "canım kardeşim" ve pepee seyretmek en sevdikleri arasında..


Battaniyelerini ütülemeyi seviyor bu aralar benim eski oyuncak ütümle, "puf puff, ütüledim, anneye yardım ettim" diyor,  arada "ütüye su koyuyorum" diyor, bir de ısınsın diye kenara dikip bekliyor taklitçi kerata :)


Geçen gün pazardan bezelye almıştım ve ilgisini çekeceğini tahmin ettiğim için Emirhan'la beraber ayıklamak istedim. Gerçekten çok sevdi ayıklama işini, hem belki böylece yemeyi de sever dedim ama birkaç tane ancak yedi yemekte, bezelyenin o zarını tükürmek için çıkartıp durdu.. Olsun yılmak yok, önüne koymaya devam :)

Tuvalet eğitimine başlayacak gibi olduk, gerekli şeyleri de aldık ama henüz hazır olmadığını fark ettiğimiz için onu biraz erteledik. Arada sırada da olsa, korkmadan lazımlığına ve klozet adaptörüyle de klozete oturup birkaç damla da olsa yapmak istemesi (ilk günlerde lazımlığa bezini çıkartıp oturmaktan korkmuştu ve bazı çocukların klozete oturmayı reddettiklerini, korktuklarını duymuştum), pepee'nin tuvalet şarkısını ezberlemiş olması ilk safhalar için yeterli :) Birden bire olmuyormuş bu tuvalet işi, sabır ve çocuğun hazır olmasını gerektiriyormuş. Bu konudaki gelişmeleri ayrı bir yazıda toplarım diye düşünüyorum. 

Şimdilik bizden bu kadar,
Sevgiler :)

21 Nisan 2014 Pazartesi

17. Hafta ve Minik Pisimin Cinsiyeti

Selamlar,

Cinsiyetle yazıya başlayalım.."İki oğlan anası" kategorisine beni de yazın.. Yeap, it's a boy, again :)

İlk çocuk erkek olunca bu sefer herkesde kız beklentisi oldu doğal olarak.. Ama ben ikinci erkek fikrine alıştım bile :) Karnınızda onu hissetiğiniz anda sağlıklı olsun da hayırlısı ne ise o olsun diyorsunuz.
Emirhan'a hem arkadaş hem de kıyafetlerine ortak olacak anlaşılan.. İyi yanlarından birisi de kıyafet derdimizin minimum olması şuan, zira abisininkiler yeni yeni küçüldüler hep :)
İlkinde neydi o telaşlar, bebek odası, oyuncağı, arabası, gerekli bir sürü eşya ve giysi. İkincide kafa rahat oluyormuş :)

Geçen hafta, aylık kontrolüme 3 gün kala bir miktar kanamam oldu ve telaşla doktorumu aradım ve kontrole gittim. Gebelikte kanama deyince ilk akla gelen düşük riskidir sanırım.. Ben de o sebeple korktum, fakat sadece 2-3 gün süren lekelenme tamamen geçti şuan, umarım tekrarlamaz. 

Plesantanın şuan için biraz aşağıda olduğunu fakat ilerleyen haftalarda kendisini yukarı çekmesi gerektiğini söyledi doktor. Yukarı çekilmezse erken doğum riski olusturabilirmiş ve zaman zaman kanamalara yol açabilirmiş. İstirahat etmek önemli şu durumda ama öyle sürekli yatar bir durumum yok, zaten Emirhanla pek mümkün de değil :)

Bir sonraki ay ayrıntılı ultrason var, umarım içeride herşey yolundadır..
Sevgiler :)

4 Nisan 2014 Cuma

Emirhan'a Kardeş Geliyor :)

Eveeet efendim, durum başlıktaki gibi, bebiş bekliyoruz.. İlk 3 aylık dönemi bitirdik çok şükür.. Bu aylarda, Emirhan'a hamileyken pek yaşamadığım bulantılar daha çok hissettirdi kendini..


12+5 haftalıkken

Cinsiyeti -sağlığından sonra- en merak ettiğimiz şey, 2 hafta sonra kontrolüm var, gösterirse o zaman ögreneceğiz inşallah. Şuan 15 haftalık olduk.

Emirhan duruma alıştı şimdilik, "annenin karnında bebiş var" diyor ve arada bebişi seviyor karnımdan :) Zaten televizyonda bebek görsün hemen seviyor bağrına basıp bebiiiiişşş diye..

2 yaşına geliyor artık kardeş zamanı geldik diyorduk, Rabbim de nasip etti. Bekledigimiz birşey olsa da sevinçle birlikte paniklemedim değil :) Tam rahata erip bebeklik dönemini atlattık, uykular düzene girdi derken tekrar başa dönmek nasıl olacak bakalım.. üstelik bu sefer Emirhan da var, bakalım kardeşiyle arası nasıl olacak..

Bir de bu hamilelikte göbüşüm ilkine göre daha çabuk çıktı, ama bu normalmiş zaten ilk hamilelik de geç çıkarmış. Neyse ki göbüş olsa da kilo artışı olmadı ilk trimesterda. Şuan 53,5 - 54 kilo arasındayım, ilkine de bu kiloyla başlamıştım ve 10 kilo alarak bitirmiştim.

Birkaç gündür de pek hastayım, ben diyeyim üst solunum yolu enfeksiyonu, siz deyin grip.. böyle ikisinin ortası hapşırıklı tıksırıklı öksürüklü günler geçiriyorum.. Doktorlar hamileyken ilaç yazmadığı için doktora da gitmedim, Emirhan'ı evden gönderdim dinleniyorum, bakalım kaç günde geçerse artık..

Biz de durumlar böyle, minik pisimin cinsiyeti ve diğer gelişmelerle geri dönmek üzere. 

Sevgiler :)

20 Mart 2014 Perşembe

Es.Ka Moda Çekilişi

Selamlar ,
Uzun zamandır çekilişe katılmıyordum fakat bunda şansımı denemek istedim :)
Severek takip ettiğim bir blog zaten kendileri, siz de katılmak isterseniz buraya buyrun



16 Mart 2014 Pazar

Mickey Fare Keçe Tablo

Selamlar,

Bu keçe panoyu bir arkadaşımın oğlu için yaptım.. Bitireli 1-2 ay oldu ama henüz gidip kendisine hediye edemedim..
Arkadaşım bana geldiğinde işlerimi çok beğendiğini söylemişti ve laf arasında mickey fareyi çok sevdiğini öğrenmiştim. Onun için nasıl birşey yapsam diye tasarlarken aşağıdaki pano ortaya çıktı.


İstedigim boyutlarda ayaklı ve asma yeri olan bir çerçeve buldum. Ahmet Furkan'ın odası beyaz olduğu için çerçeveyi beyaza boyayıp vernikledim.


Balonlar çocuk odası tablolarının olmazsa olmazı bence :) Ayrı bir neşe ve renk katıyorlar..
Güneş de bize gülümsüyor..


İlk defa bu kadar ayrıntılı bir figür çalıştım, orjinaline benzemesi için kalıbı ve dikiminde hayli uğraştım..


Duvara asılmış hali.


Bu da çerçevesine isim yazılmamış hali.


Kız çocukları için de bir tablo yapmaya başladım, henüz bitmedi ama ondan da bir kareyi paylaşayım.

Bu keçe panolardan sipariş üzerine çalışabilirim.
İletişim için mail: kurdelelikedi@gmail.com

Sevgiler :)






10 Mart 2014 Pazartesi

Emirhan Yapcaaaakkk..

Bu aralar hayatımızın başlığı da bu şekilde :)
Emirhan'ın herşeyi kendi kendine yapma arzusu hat safhada.. Yatağına tırmanarak çıkacak, kafa üstü atlayacak ve biz hiç müdahale etmeyeceğiz.. Döke saça da olsa bazı şeyleri kendisi yiyor zaten ama yiyemeyecegi şeylerde bile ısrarla "emirhan yiceeek" diye haykırmaları adet edindi.. Evdeki salıncağa kendisi çıkacak ve kendisi hızlanıp sallanacak.. Bazen de "salla annecim, hıslı salla","beraber sallıyoz", "baba sallasın" şeklinde değişiklik gösterebiliyor..

Bazı inatçı yanları olsa da 2 yaş sendromu dedikleri olayları -en azından şimdilik-yaşamadığımızı düşünüyorum :) Genelde sakin bir çocuk.. babaannesinde rahatça kalıyor, onları üzmüyormuş, tek sorun yemekteki nazlanmaları..

Yemek olayı için bizimkinin sevdiği bir şeyi paylaşayım.. hani reklam, çizgi film bir yere kadar küçükken işe yarıyordu ama bir süredir yemek zamanı favori tercihimiz fotoğraf makinası.. Çektigimiz videolari ve resimler tekrar tekrar izlemeyi çok seviyor, o sırada ne versem pek itiraz edemiyor. Özellikle yeni tatları denerken işimize yarıyor.. çok doğru bir yöntem değil belki çizgi filmle videoyla oyalayıp yedirmek ama iştahsız bir çocuk annesiyseniz her yok mübah geliyor :) Zaten meyve, makarna, yumurta gibi şeyleri kendisi yiyor,  zorlandığımız yemeklerde bu taktiği deniyoruz.. yine de hiç istemediği birşeyse ya ağzından çıkartıyor yada ağzında bekletiyor..

Fakat şunu da söylemeliyim ki bu makina sevdası yüzünden aylar önce makinayı objektifi açıkken düşürdü ve bozuldu.. tamiri için makinenin kendisi kadar para istedikleri için biz de daha uygun fiyata yeni bir makina aldık.. Çocuklara verirken dikkat etmek lazım. Hala da tam fotoğraf yada video çekecekken elimizde görsün hemen istiyor, bu sebeple pek güzel pozlar yakalayamıyoruz ve güzel anları kaçırıyoruz bazen..


Poz verdiği nadir anlardan biri :) 2 saniye sonra yine kaptı makinayı..
"Notoğraf çekiyoomm, videyo çekiyoomm" diye her gördüğü şeye yaklaşıp çekmeye çalışıyor..

Hala bir boy cetveli seçip alamadığım için geçen gün boyunu eski usülle, kapıya yaslayıp işaret alarak ölçtüm..  Sen misin bunu gören, kapıyı kalemle oldukça işaretledikten -karaladıktan :)- sonra kendini yaslayıp metreyle "ölçtüm, ölçtümm" diye yaklaşık 40 kere ölçtü sanırım :)

 Boyunu iyiki evde ölçmüşüm, zira sağlık ocağındaki aşı odasına girdiğinde gözü hiç birşeyi görmüyor, ne boyunu ne kilosunu ölçtürmemek için bana sarılıp ağlıyor.. Sonrasında aşının geleceğini biliyordu sanırım.. 2 yaşında hepatit A nın ikinci doz aşısını da olduk ve artık ilkokula kadar aşısı yokmuş. Yaşasııınnnn...

Ailedeki herkesin Emirhan'a bir sesleniş biçimi var neredeyse.. Dedesinin biri lokum diyor, diğeri paşam diyor, babaannesi ve anneannesi genelde kuzum diyor.. Bunlar çok hoşuna gidiyor tabiki Emirhan'ın :) Geçen "kokuttun mu oğlum?" dedim, dedesindeydik o zaman ve "lokum kokuttu" dedi :) Bizi bir gülme aldı tabiki.. "lokum uyucak", "lokum mama yicek" şeklinde çeşitlendi sonraları..

Geçen akşam uyuturken yanına yatmadım, iyice alışmasın diye, "yanıma yat annecim" dedi, "gerek yok oğlum, sen kendin de uyuyabilirsin" dedim, "ağlıycak" dedi, "ne, ağlıycak mısın?" deyince "evet, ağlıycak" diyor :)

Günlerimiz böyle geçiyor bu aralar.. Birkaç fotoğrafla bitereyim yazımı..
Emirhan su birikintisine taş atarken çok eğlendi..




Sevgiler :)



19 Şubat 2014 Çarşamba

Emirhan 2 Yaşında

Selamlar,

3 aydır Emirhan'la ilgili yazmamışım, minik pisim artık 2 yaşına girdi bu yazıyı hazırlamak şart oldu :)
 Çok şey birikti ve haliyle uzun bir yazı olacak gibi, uyarmadı demeyin :)

 

Emirhan'ın, kurabiye tabağından "yıldız" diye seçtiği kurabiyenin son görüntüleri :) resim çekeceğiz diye zor dayandı çocuk, mideye indirdi sonunda..


İlk defa şeker hamurlu kurabiye yapmayı denedim.. Ailece birarada olacağımız için ailedekileri yazdım kurabiyelere, dayıma, dedeme, babaanneme şeklinde.. Onun dışında çok özel bir hazırlık yapmadım, bir de aşağıdaki magnetleri hazırladım 2 yaş hatırası olarak..




Şimdi bakalım Emirhan Bey bu aralar neler yapıyor, neleri seviyor,

- Öncelikle gerçekten minik bir pisi o, kıyafetleriyle ancak 11 kilo geliyor.. Nasıl kilo alacak bu çocuk hiç bilmiyorum..

- 23 aylık olduğunda emmeyi bıraktık. Tahminimden daha az zorluk yaşadık diyebilirim, bir arkadaşımın önerdiği bir şeyi uyguladım ve sonrasında "zaten artık abi oldun" dedim, o da "abi oldum meme yok" diye birkaç gün sayıklasa da, çok şükür bu durumu atlattık :) Gece uyanmaları da bir iki sayıklamanın dışında yok gibi. Artık tamamen kendi yatağında uyuyor, bazen huysuz anlarında yanına kıvrılıyoruz uyuyana kadar :) Uyku arkadaşlarımız ise İkea'dan aldığımız köpüş ve baykuş..


Bu 22 aylıkken, gündüz emmelerini kesip salıncakta uyutmaya çalışırken.. Köpeği bir kere kaybettik ve yenisini almak zorunda kaldık, çok sevdi çok alıştı kuzum köpeğine :)

- En son yazımda "bu çocuk süte alışacak mı acaba" derken, emmeyi bıraktıktan sonra "süt içelim" demeye başladı. Önce pipetli bardaktan içiyordu ama bardağı tam bitirmiyordu, biberon vereyim bakalım dedim ki, meme emerken ısrarla verdiğim biberonu emmeyen çocuk şuan bağımlı oldu :) Günün her anı süt istese de sadece sabah ve gece yatarken vermeye dikkat ediyorum.. Yoksa olmayan iştahı da kesilecek..

- Aslında kahvaltıyı güzel yapıyor, yumurta, zeytin (çok güzel yiyor, çekirdeğini de çıkartıyor artık) krep, tost, fındık ezmesi seviyor. Yanında pekmezli su (çay diyoruz ona :) içiyor yada meyve suyu.. Sütü her halükarda içtiği için kahvaltıdan sonra isteyince veriyorum.. Meyveleri güzel yiyor, sebzelerde hala sorun yaşıyoruz, farklı yöntemlerle yedirmeye çalışıyorum, daha çok çorba olarak..

- Oyun hamuru, yapboz yapmak, çadırına bizleri de sokup oynamak ve ilk arabasıyla evde dolaşmak en sevdiği şeyler.. Treni çalıştırıp kaaaç kaaaç diye trenden kaçmayı da çok seviyor..





Çadır, hem ev hem bahçe için çok uygun.. İnternette görüp beğenip almıştık, kurulum gerektirmeyen ve katlayınca küçücük bir yer kaplayan bir çadır. "Pop it up çadır" olarak geçiyor.

Çadırın içi yani tabanı ise bu şekilde, küçük arabaları yarıştırmak için ideal :)


- Bizimle namaz kılmayı çok seviyor, hemen "takkee, seccadee" deyip yanımızda duruyor namaza..
Secdeye boylu boyunca yatıp kalıyor genelde, öğle namazına mütakip secdede uyuyakalıyor bazen :)


- Bilgisayara "bilgiciş", tablete "palet" diyor ve ikisini de çok sevmesine rağmen fazla kullandırmamaya özen gösteriyoruz.. Tablette faydalı bulduğumuz bazı hikayelere ve oyunlara ara ara izin veriyoruz. 

- 21 aylıkken birkaç harf ve sayıyı söylerken, 22. aydan beri a'dan z'ye hepsini biliyor ve söylüyor ( yumuşak g hariç :) 1'den 10'a kadar sayıları biliyor.. yine 2-3 aydır kurduğu cümlelerde hayli gelişme var, ne dese anlıyoruz artık, bazen bizi çok şaşırtıp güldürüyor cümleleriyle.. Anne, baba yerine annesi babası diye sesleniyor bu aralar bize, bazen annecim babacım diyor ki tatlılıktan yiyesimiz geliyor o zaman :) Bir de reklamda yada kitaplarında bir meyve sebze görsün, "koş getir, hadi" diyor, geçen sucuk reklamı gördü, "sucuuuuuk pişir, hadi getir" diyor :)

2 yıl önce Emirhan'ın doğumu için hastaneye gitmeye kalktığımızda kar fırtınasından önümüzü zor görmüştük.. Bu yıl böyle bahar havaları pek hayra alamet değil ya hadi hayırlısı..
Olayı havalara bağlayıp bitireyim bari artık :)

Şimdilik bizden bu kadar..

Sevgiler :)